Ekonomist Atilla Yeşilada: AK Parti kazanırsa Türkiye iflas etmiş ülkeler kervanına katılacak
Ekonomist Atilla Yeşilada, önceki hükümetin vaatlerini değerlendirerek ekonomik öngörülerini paylaştı. Sadece enflasyonun değil cari açığın da arttığını kaydeden Yeşilada, “Türkiye de iflas etmiş ülkeler kervanına katılacak. Sayın Erdoğan ve Nabati geride kalırsa bu kış bunların hepsi başımıza gelecek.”
‘TÜİK hile yapıyor’
Sözcü’ye konuşan Yeşilada, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı enflasyon rakamlarını şöyle değerlendirdi: “Türkiye’de kur ile enflasyon arasında bağlantı var ve kur baskılanınca enflasyon yavaşlıyor. Bence en önemli sebep; TÜİK hile yapıyor, bu kadar basit. Hile yaptığı da çok açık, tüm kadro değiştiriliyor, artık enflasyonun teknik detayını veremiyor, çünkü yapsalar başkaları o veriyi kontrol edip kontrol edecek ve doğru olmadığı görülecek. ”
Enflasyonun yaz aylarında patlayacağını tahmin eden Yeşilada, “Enflasyonun nabzını TÜİK’in yayınladığı ‘çekirdek enflasyon’ adlı bir alt gösterge ile ölçüyoruz, orada bir ivmelenme var. Dünyada çok hızlı düşüyor çünkü sanayi üretimi verimli ama hizmetler yok.Fiyatlar düşmüyor çünkü insan faktörü var Türkiye’de hizmet fiyatları düşmüyor.Üçüncüsü enflasyonun talep boyutu var yani eğer insanlar daha çok mal ve hizmet talep ediyor, enflasyon yükselecek.Yaz aylarına baktığımızda herkes zam yaptı, 3 milyon kişiye emekli maaşı ödendi, “Enflasyon yine patlayacak. Mevcutlarla yeni oyunlar yapmazlarsa, bu hükümet iktidarda kalırsa sonbahar-kışa doğru resmen 60’a gidiyoruz, gerçek olan 80’den fazladır.”
‘ŞİMDİ MALİYE BAKANI OLSAYDIM BÜTÜN VÜCUDUM Kaşınacak ve titreyecek’
TÜİK gibi Merkez Bankası’nın da dezenformasyonla ülkeyi kandırdığını söyleyen Yeşilada, “Merkez Bankası’nın her hafta yayınladığı döviz rezervi sayısında dalgalanmalar oluyor – biz iktisatçılar kendi aramızda tartışıyoruz, kafamızı kaşıyoruz – orada” dedi. kimsenin anlayamadığı dalgalanmalardır, para dışarıdan gelir. Kimden, ne şekilde, hangi anlaşma ile geliyor? Yani resmi bir kanaldan geliyor, net kusur veya bavuldaki para değil, devletin Merkez Bankası hesabına para yatırıyor.”
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati için ‘hayatın dertlerinden büsbütün kurtulmuş mübarek bir insandır’ diyen Yeşilada, şu eleştirileri yaptı: “Kılıçdaroğlu Bey ve Meral Akşener Bey ile görüşme talebinde bulundum. Geçen gün ricam; Nebati Maliye Bey’in Bakan olarak görevinde kalmasıdır çünkü Türkiye’de mizah yoluyla halkı teselli etmek söz konusu olduğunda onun üzerinde başka bir isim yok. 11. maddede sayılan yasaklı maddeleri alıyorum. Türk Ceza Kanunu’nun 301’inci maddesinin başına gelmesi Bakan Nebati’yi kıskanıyorum çünkü o tamamen “Hayatın dertlerinden sıyrılmış, aziz bir adamdır. Ben şu an Maliye Bakanı olsam kurdeşen olurdum, tüm vücudum kaşınır, titrerdi. O kadar rahat ki etrafta dolaşıyor.”
‘BÖYLE DEVAM EDERSE KİMSENİN MAAŞI MAL VE HİZMET ALMAYA YETER OLMAZ’
Yeşilada, Nebati’nin “Aldanmayın, seçimden sonra döviz piyasasında ralli olmaz, ikili fiyat mekanizması sona erecek, büyümeden ödün vermeden enflasyonu düşürüyoruz, 45’in altına düşmesini bekliyoruz. Enflasyon dünyanın hiçbir yerinde ‘büyümeden’ düşürülmedi, bu yüzden kendisine başarılar diliyorum. Türkiye’de büyüme çok hızlı, çünkü seçimleri kazanmak için ekonomiyi büyütmek zorundalar ve her Bunun için akla gelen yöntem denenir; inşaat departmanını pompalamaya kadar bedava kredi.Sonuç olarak sadece enflasyon değil cari açık da yükselir.Bu böyle devam ederse; Birincisi;Enflasyon nedeniyle kimsenin maaşı ve fiyatı düşmez. mal ve hizmet almaya yeter. İkincisi, dış açığı finanse edemeyiz ve Türkiye iflas etmiş ülkeler kervanına katılır. Erdoğan ve Nabati Bey bizimle kalırsa bütün bunlar bu kış başımıza gelir.”
‘AKP’NİN OYLARINI VE MÜTEAHHİTLERİNİ BESLEMEK İÇİN ARTIK PARA YOK’
Yeşilada, muhalefetin iktidara geldiği senaryoya da değindi: “Kılıçdaroğlu ve Millet İttifakı’nın iktidara geleceği bir senaryoda, biz ve konuştuğumuz yabancı yatırımcılar, Türkiye’de bir yıl içinde 50 milyar dolar civarında bir finansal yatırım yapmayı düşünüyoruz. makul bir sayı olarak Üstüne üstlük ekonomide istikrar sağlanır, yabancı dilden anlayan akıllı bir ekonomi yönetimi ve iç siyasallaşmayı biraz azaltırsanız Türkiye’nin gerçekten ihtiyacı olan doğrudan sermaye gelir. Yani burada fabrikalar kurmaya başlıyorlar, tedarik zincirlerini bu tarafa taşıyorlar. Bunlar çok çabuk olacak şeyler değil ama yılda 5-10 milyar dolar bile gelse bunlar Türkiye’nin ‘cari açık vermeden, enflasyon yaratmadan büyümesini’ hızlandırır.
Yeşiladalıları “cebimize giren para seçimden sonra yine bizden çıkacak” uyarısında bulunanlar; “Çünkü dediğim gibi; Artık Türkiye’de tüm AKP seçmenlerini ve müteahhitlerini doyuracak kadar para yok. Tekrar eski sisteme dönecek, AKP seçmeninin yüzde 90’ından vergi alınacak, kalan yüzde 10’luk kısım da cebine girecek” dedi.